Sağlam tarihi köklere dayanan Azerbaycan-Türkiye ilişkileri sadece devletler arası ilişkileri yansıtmamaktadır.
Derin tarihsel köklere dayanan Azerbaycan-Türkiye işbirliği
Sağlam tarihi köklere dayanan Azerbaycan-Türkiye ilişkileri sadece devletler arası ilişkileri yansıtmamaktadır. Bu ilişkiler iki kardeş ülkenin birliğini dünyaya göstermektedir. Kardeş devletlerin birbirlerinin zor ve mutlu günlerinde yanlarında olması, “Bir millet, iki devlet” sözünün basit bir ifade olmadığını teyit etmektedir.
Tarihi dostluk, karşılıklı güven, samimi ilişkiler ve üst düzey işbirliği temelinde inşa edilen Azerbaycan-Türkiye ilişkileri her geçen gün güçlenmektedir. Halklarımızın aynı soydan, dilden, dinden, kültürden ve daha pek çok karşılıklı bağa sahip olması bu iki ülkeyi her zaman birbirine sıkı bağlılığını göstermişti. Ulu önder Haydar Aliyev’in tek millet iki devlet olarak nitelediği Azerbaycan ve Türkiye devletleri arasındaki ilişkiler, her iki ülke liderliğinin uyguladığı doğru ve maksatlı siyasetin mantıksal bir sonucu olarak bugün daha yüksek bir düzeye ulaşmış, bir dizi alanda kalitede yeni bir seviyeye taşınıyor.
Azerbaycan ile Türkiye arasındaki ilişkilerin bu düzeyde gelişmesi, sadece bu devletlere değil, bölgenin genel olarak ilerlemesine ve istikrarın sağlanmasına da önemli katkılar sağlamaktadır.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, “Türkiye-Azerbaycan ilişkileri aynı zamanda tüm Türk dünyası için önemli rol oynuyor. Türk dünyasının birleşmesi ve Türk dili konuşan ülkeler arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi için ortak çaba sarf ediyoruz” ifadesi, bu iki ülkenin işbirliğinin Türk toplumunun bir araya gelip ittifak içinde birleşmesinin yolunu açtığı görüşünü teyit etmektedir.
Azerbaycan ile Türkiye arasında ekonomik alanda kurulan ilişkiler, ticaret hacminin artırılmasına imkan sağlamaktadır. Son günlerde bu yönde çok önemli adımlar atıldı. Bugüne kadar ülkelerimiz tarafından ortaklaşa yürütülen Bakü-Tiflis-Ceyhan, Bakü-Tiflis-Erzurum petrol ve doğal gaz boru hatlarının devreye alınması, şu anda Azerbaycan, Türkiye ve diğer ülkelerin enerji güvenliğinin sağlanmasında müstesna bir rol oynamaktadır.
Ayrıca Bakü-Tiflis-Kars demiryolu hattının hizmete girmesi, ülkelerimiz arasındaki prestijli iş birliğinin her geçen gün arttığını kanıtlamaktadır.
Bahsettiğimiz gibi iki ülkenin siyasi liderleri ve sıradan vatandaşları zor zamanlarda bile birbirlerinin yardımını esirgemezler.
44 gün süren Vatan Savaşı sırasında Türkiye’nin Azerbaycan devletine siyasi ve askeri desteğine ilişkin açıklamaları, iki devlet arasındaki ilişkilerin en üst düzeyde olduğunu göstermektedir.
16 Ağustos 2010 tarihinde imzalanan “Azerbaycan Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti Arasında Stratejik Ortaklık ve Karşılıklı Yardımlaşma Anlaşması”na istinaden iki kardeş ülke arasında 15 Haziran 2021 tarihinde ittifak anlaşması – “Şuşa Deklarasyonu” imzalanmıştır. Bu ve diğer işbirliği protokolleri, Azerbaycan’ın hem ekonomik hem de askeri güvenliğinin sağlanmasına katkıda bulunmaktadır.
Ayrıca Türkiye’de yaşanan son depremde her birimiz kardeş ülkeye yardım etmek için çalışmalara başladı.
Böylece Azerbaycan hükümeti ve halkı, depremin olduğu andan itibaren kardeş Türkiye’ye insani yardım sağlamak için seferber oldu. Azerbaycan’dan kurtarıcılar, sağlık personeli ve gönüllülerin de bulunduğu 940 kişi deprem bölgesine gönderildi. Türkiye’ye gönderilen kurtarıcı sayısına göre Azerbaycan dünya ülkeleri arasında birinci oldu. Bütün bunlar, iki devlet arasındaki ilişkiyi gerçek bir kardeşlik örneği olarak görmek için sebep veriyor.
Ülkelerimiz arasındaki karşılıklı ilişkiler ne bugünün ne de dünün ekonomik çıkarları temelinde şekillenmiştir. Bu ilişkilerin derin tarihsel kökleri vardır. Son yüz yıllık tarihimize baktığımızda kardeşlik ilişkilerinin nasıl kopmaz bağlarla birbirine bağlandığını görürüz.
Vuqar Aliyev