Azerbaycanlı Usta Kalem Oktay Hacımusalı ‘’ Türkiye’de yapılması istenen ülkenin güçsüzleştirilmesi ve itibarsızlaştırılmasıdır’’ dedi.
Bugün Türkiye’nin farklı önemli konularda dünyada gelişen olaylara sesini çıkarması ve yeni jeopolitik konjonktürde var olduğunu açıkça beyan etmesi, belli ki, birilerini rahatsız etmektedir. Bu şer odakları yine Türkiye’nin, dolayısıyla da Türk dünyasının emir kulu olmasını istemektedirler. Onların Türkiye’nin emir kulu olmasını istemeleri demek, aynı zamanda son dönemlerde, özellikle şanlı Karabağ zaferinden sonra gelişen olayların seyir zincirini değiştirmek, Türk dünyasının bölgede artan gücünü yok etmeyi düşünmekten öte bir şey değildir. Tabii ki, Türk dünyasını bir bütün olarak düşünecek olursak, Türkiye bu süreçte öncül yerlerden birini tutmaktadır. Bu da birilerini rahatsız ediyor, bölgesel ve küresel planlarını suya düşürüyor. Haliyle de eskimiş, artık raflara kalkmış senaryolarını oynatmak için işe koyuluyorlar. Ama şunu anlamıyorlar ki, artık o eski Türkiye yok karşılarında. Dünyanın düzeni değiştiği gibi, Türkiye’nin de kaderi sadece Türkiye’yi ilgilendirmiyor, bütün Türk dünyası, başta Azerbaycan olmakla kardeş ülkede barışın, huzurun ve istikrarın olmasından yanadır.
Bu sözleri ankarabaku.com haber sitesinin genel yayın yönetmeni, gazeteci yazar Oktay Hacımusalı 104 emekli amiralin imzaladığı bildiriyi tum1haber’e değerlendirirken söyledi. Oktay Hacımusalı, yeniden şahlanan Türk ruhunun böyle basit bildirilerle asla ve asla yok edilemeyeceğine, tam tersi bu tür tepkilerin halkı daha da uyandırarak beka meselesinde yekvücut olmağa sesleyeceğine dikkat çekerek, gelişen olayların fonunda tüm Türk dünyasının, aynı zamanda coğrafyamızın uyanık olmak zorunda olduğuna dikkat çekti. Gazeteci yazar, yıllardır Boğazlardan kafasını kaldıramayan Türkiye’nin artık tekrardan ecdadının şanına layık bir yol haritası izlediğini, bunun da ülkenin dostlarına memnuniyet bahşettiğini, haliyle de bölgede çıkarları rakiplerini de kaygılandırdığını söyledi. Azami dikkat, özen ve itinayla Türkiye Devleti’nin, Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın daha önceleri atlattığı badireler gibi bu badireleri de yanındaki devletin bekasına gönül vermiş dava arkadaşlarıyla beraber atlatacağından eminliğini vurgulayan Hacımusalı, bu konunun coğrafyanın tamamını ilgilendirdiğine de vurgu yaptı: ”Yani, kimse aman efendim, ne olmuş yani, bu bir ülkenin iç sorunudur demesin. Zira bu ciddi anlamda evde hesapları çarşıya uymayan dünyayı hala kendi eksenlerinde döndürdüklerini düşünen güruhun açıkça kartları yeniden masada dağıtmaya teşebbüsleridir. Türkiye’nin gerek Türk dünyasının birliği ve diriliği adına yapmış olduğu hamleler, gerekse de coğrafyada geniş ufuklu jeopolitik birkaç bilinmeyenli denklemler üzerinde yaptığı beyin fırtınaları bu odakların ülke içindeki konuşan dilleri aracılığıyla mesaj vermeğe zorlamıştır. Ne gariptir ki, Doğu Akdeniz, Ege ya da bir Karabağ konusunda sesleri çıkmayan bu dâhili teslimiyetçi zihniyetin yeni bir atılım gördüğü zaman sahneye inmesinde bir iş olduğunu yüce Türk halkının anlamayacağını zannediyorlardı galiba bu güçler. Ama yanılıyorlar. Tüm Türk milleti, Balkanlardan Orta Asya’ya kadar Türkiye’nin yanındadır.”
Hakan Dikmen