Pazartesi , 20 Mayıs 2024
Drone Cameras

Kimse benim milletime hakaret edemez

Kimse benim milletime hakaret edemez! Ermeniler bizlere hep soykırım uygularken ve bir de üstüne üstlük kalkıp bunu dünyaya biz yapmışız gibi gösterirken, dünya bunu gördü, ama görmezden geldi. Görmezden gelmesinde de sebep vardı, çünkü Ermeniler onların kendi eserleriydi. O denli kin ve nefret içindelerdi ki, 70’li ve 80’li yıllarda hariciye çalışanlarımızı şehit ettiler, terör eylemleri düzenlediler, canımız Azerbaycan’ımızda katliam ve soykırımlar uyguladılar. Sadece Hocalı soykırımı bile yeterliydi dünyanın Ermenilerin bizi düşman olarak algıladıklarını görmeleri ve anlamaları için. Ama yine de görmediler ve duymadılar. Hatta gördükleri ve duydukları halde öyle davrandılar.

44 günlük savaş Azerbaycan’ın haklı mücadelesiydi. Azerbaycan o mücadeleyi bileğinin hakkıyla kazandı ve topraklarını işgalden kurtardı. Biz bu 44 günlük Savaş Ermenilere iyi bir ders olmuştur diye düşünürken, yanılmışız meğerse. Kanla gelen canla çıkar atasözünde olduğu gibi Ermeniler hala o eski tavırlarını sürdürmekte ısrarlılar sanırım. Geçen hafta Azerbaycan’dan yayın yapan faktyoxla.az sitesinde bir yazı okudum ve resmen beynimden vurulmuşa döndüm. Bahsi geçen yazıda(https://faktyoxla.az/tr/news/view/1664/ermenilerin-tuerk-soezuenue-hakaret-olarak-algilamalarinin-ve-kullanmalarinin-nedeni-ne) Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın kendisine Türk diye hitap ettikleri için birkaç kişiyi mahkemeye verdiği yazıyordu. Sen kalk Anadolu’dan Kafkaslara, oradan da Orta Asya’ya nerde bir Türk varsa, orda soykırım yap, insanları çoluk, çocuk, genç, ihtiyar demeden öldür ondan sonra da TÜRK kelimesini hakaret olarak algıla. Yazı boyunca zaten Ermenilerin Türklere karşı nasıl nefret dolu olduklarını göreceksiniz. Çocuklarını Türk senin düşmanındır diye büyüten bir halktan bahsediyoruz. O da yetmedi, ders kitaplarında Türkiye’ye ve Azerbaycan’a karşı düşmanlıkla yıkıyorlar gençlerin beyinlerini. Sonra o gençler de büyüyünce nerde bir Türk görecek olsa, ‘’siz Türk’sünüz, siz hayvansınız, bizi öldürdünüz’’ diye hakaretler savuruyor. Dahası, devletin başına geçip Türkiye ve Azerbaycan başta olmak üzere, bütün komşu ülkelere toprak iddiasında bulunuyor. Ve bir az daha ileri giderek, metro istasyonlarında hayali büyük Ermenistan haritaları astırıyor. Yazı boyunca sizler çeşitli yerli ve yabancı bilim adamlarının Ermenilerin Türklere karşı nasıl kin içinde olduklarını göreceksiniz. Zor durumda kalan düşmanına eli bile kalkmayan bir millete karşı kin gütmek… Türk kelimesini küfür, hakaret olarak algılamak… Ve sana Türk dedikleri için birilerini mahkemeye vermek… Zaten Ermenistan şuan kaos ve anarşinin içinde, savaşta uğradığı yenilgi yüzünden kendi içinde hain arayışı içinde. Zaten bir elli sene daha kendilerine gelemezler bundan sonra. Ama… Ama görünen şu ki, dışarıda yıllarca Ermenistan’ın sırtından geçinmiş olan diaspora Ermenileri de bu ülkeyi rahat bırakmak niyetinde değil. Ve Paşinyan da bu süreçte diğer Ermeni liderleri gibi aynı yoldan gidecek. Yine ‘‘Türk’’ kelimesi hakaret olarak kabul edilecek.

Yine Paşinyan da kendisine Türk dedikleri için kendi vatandaşlarını mahkemeye verecek. Her şey yine olduğu gibi sürüp gidecek… Gidecek mi?! O da ayrı bir soru… Belki de yine de “Türk Türk’tür, onlara güvenilmez.’’, ‘‘Sen Türk müsün?’’, ‘’Türk bile bunu yapmaz.’’ Türünden hakaretler dile gelecek… ‘‘Belki’’ diyordum düne kadar, ama eminim, Ermenistan’da bu nefret sonsuza kadar sürüp gidecek. Yazıda da belirtildiği gibi, daha bir hafta önce, Erkir Tsirani (Kayısı Ülkesi) partisinin genel başkanı Zaruhi Postancyan Ermeni parlamentosunda Ermenilerin faşist yapısını bir kez daha gösterdi. Hakaret ederek “Türkler” hakkındaki aşağılayıcı sözleri ülke medyasında yayılan Postancyan parlamentoda sınır belirleme ve sınırlandırma tartışmaları sırasında Azerbaycanlılara karşı ırkçı açıklamalar yaptı. Eski milletvekili uluslararası etkinliklerden birinde Azerbaycanlı temsilcilerle oturmayı reddettiğini söyledi. Nedenini ise bayan Postancyan şöyle açıklamış: ‘’ Oturmak için koridorun önünden geçtiğimde o tarafa gitmemem söylendi. Türkler oturuyor. Ve kötü kokunun nereden geldiğini biliyoruz. Tabii ki, Türklerden geliyordu. Türklerle yaşayanlar evlerinin ne kadar kötü koktuğunu bilirler’’ Alın, size faşist yaklaşım! Alın, size nefret ve kinle dolup taşmanın örneği! Dünya bir diyalog ve iyi ilişkiler üzerinde inşa edilmek istenirken, Ermenistan’ın bu kinini ve nefretini nasıl yorumlayacağız?! Bu onların asla ve asla değişmeyecek huyu! Ama, kimse de kusura bakmasın, öyle elimiz kolumuz bağlı oturup beklemeğe hiç niyetimiz yok! Bu konunun üstüne gitmekte kararlıyız!

Dr.Derya Akdemir Araştırmacı yazar

Check Also

Her şeyin temeli ANA

Ana kelimesi çok kutsaldır. Varoluşumuzun sebebi anadır. Doğuran, büyüten, eğiten, besleyen ve hiç karşılık beklemeden …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir